İlgilenerek okuduğum yakın tarihimizin her belgesinde, Osmanlı tükenişinin ilk sebebi olarak arap isyanlarını görüyoruz. Aslında bu görüş tümüyle doğru sayılmaz, çünkü 621 yıllık Osmanlı devletinin felsefesi saldır, hükmet ve ganimet topladır. Yani canı yanan her millet, fırsat yakaladığı an direniş göstermiş ve Balkanlar, Kafkaslar, Kuzey Afrika, Arap yarımadası hâkimiyetleri zaman içinde kaybedilmiştir.
Batıya göç eden Türklerin Anadolu’ya inen oğuz boyları, Marmara bölgesi, Bilecik ili Söğüt beldesine yerleşen ve başlarındaki Osman Bey ile adı Osman oğulları beyliği, MS 1299 da kurulmuştur. Önce batı Anadolu, sonra Trakya, Balkanlar ve İstanbul’a sıkışan Bizans’a yayılmışlardır. Nedense Akdeniz, Karadeniz ve Doğu Anadolu’ya yüz elli yıl sonra yönelmişlerdir. Son bin yılda Türklerin hâkimiyetinde olan Anadolu’ya, verimli alanları ve Asya ile Avrupa’nın ticaret yoluna köprü konumu sebebiyle çok değişik milletlerin ve medeniyetlerin yerleşim yeri olmuştur.
Osmanlı, iki asır sonra Anadolu’nun her yanı ile tüm Ortadoğu’ya hükümran olmuş ama halifeliğin İstanbul’a taşınması ile gelişme, gerilemeye dönüşmüştür. Aslında, hilafet yoluyla Müslüman toplumların yönetim ve denetimi kolaylaşacağı sanılmış ama evdeki hesap çarşıya uymamıştır. Çünkü İslam üzerinden emeksiz geçinenler (Şeyhler ve Tarikatlar)’in zaten Osmanlı icarı varken, gelirleri de kısıtlanmıştır.
O zamanlar sıradan yaşayan Avrupa devletleri, gözü kara Osmanlı’dan çekinmiş, içe kapalı asırlar geçirmiştir. Ama silkelenip kilise baskısından kurtulmuş, bilim sanat ve teknolojik gelişmeler ile aramızdaki güç makası devamlı Avrupalı lehine büyümüştür. Evet, buraya kadar anlatılanları zaten çoğunlukla bilmekteyiz. Ama anlayamadığımız çok açık gerçeklerimiz de var ve şimdi onlara bakmaya çalışalım.
Az önce hilafet demiştik, Arapların, Osmanlı ile hilafet pazarlığından karlı çıkması ile din, dil ve ideolojilerini bize satıp yayarak, Osmanlıya olan mutat ödemeleri kazanma imkânı bulmuştur. Araplar, çoğunlukta aptal ve sülfüdür ama işini bilen ve sürülerini yönetenler ise akıllıdır. Bu yüzden çok büyük Petrol gelirlerini ellerinde tutarlar.
Orta çağın gözü kara Osmanlısı, savaşçı Anadolu Türkleri sayesinde üç kıtada oluşan imparatorluğun keyfini çıkarmış ama arap halifeliğinin dar kalıpları içinde kalarak bilim ve teknolojiden nasibini alamamıştır. Saraylarında sefa süren osmanlı ve arap, çölleri altındaki petrolü rüyasında dahi göremezken, İngiliz gelip çıkarmış, bu mucize enerji ile gemilerini okyanuslarda rahatça dolaştırmıştır.
Sonucunda akıllı Arap’ın yüzü İngilize, sırtı da Osmanlıya dönmüş ve bunun adı Arap ihaneti olmuştur. Şartlar böyle iken akıllı arap haklı, cahil Osmanlı haksızdır. Tabii ki, cezayı çeken şanlı askerimizdir. Türk toplumu, bu cahilliğin cezasını asırlarca çekmiş ve hala çekmektedir. Bunun adı, arap kültür işgali esareti, sebebi, hortlatılan saray ve savurganlığı göremeyen millettir.
14 Mart 2021
Hüsnü ARSLAN