İş başındaki eğitim, ülkemizde ve dünyada yaygındır. Çünkü eğitim kurumlarımızın uygulama imkânları genelde yetersizdir. Ayrıca teknolojiye ve verimliliğe bağlı farklar vardır. Çoğunlukla işverenler okullardaki uygulamanın, hatta başka bir işyerinin deneyim yeterliliğine güvenmezler. Çünkü düzen ve tezgâh farklarının başlangıçta verim eksikliğine neden olduğu görüşündedirler. Bazı işverenlerde tam tersine, kendinde olmayan teknolojik deneyimlerden yararlanmak isterler.
İsterseniz, iş başındaki eğitim için biraz lâfebeliği yapalım. Başlıkta görüldüğü gibi yanına İngilizce ifadesini ekledik. Bu Fransızca, Almanca da olabilir ama asla Arapça olamaz. Çünkü deneyim üretim için gereklidir. Araplar dilinde yazılı Kuran’ı okuyup anlamadan aciz ve cahildir. Tükettikleri her şeyi başkaları üretir, onlarda parayla alıp yer ve içerler. Yani kendine hayrı olmayanın başkasına gölge etmemesi gerekir.
Evet, eğitim demek uygulama demektir, uygulanmayan bilgiler hafızada kalmaz ve unutulur. Bu yüzden askerlik, meslek Liseleri, üniversitenin bazı bölümleri doğrudan eğitim sayılır. Eğitimimizin çalışma hayatımızdaki devamı da mesleğimizdir. En uzun eğitime ihtiyaç duyulan mesleklerin başında tıp ve eğitim görülür. Yani, mesleklerin ayrıntıları kavranabilmiş olur. Bir önceki yazımız “Öğretmenlerin kademe sınavı”, aşamalı olsaydı ne ala ama bu tamamen yandaşlara kılıf sınavıdır. Kariyerde Mastır, Doktora, Doçent ve Profesör sınavlarına hiç kimse karşı değildir.
Eğitim, aynı zamanda deneyim demektir. Mesela tornacılar, kesme kalemi ile işlediği malzemede daha temiz yüzey elde etmek için aynanın devrini ayarlar. Fazla ameliyat yapan cerrahlar daha dikkatli ve başarılı olur. Yaşına ve işine bağlı farklı davranıştaki insanlara eğitim veren, işini daha çok işini veya kıdemli eğitim öğretmendir. Yani, uyduruk bir sınavla değer kazanan öğretmen, olsa olsa, yandaş öğretmendir.
Deneyimli öğretmen, öğrencilerine bilgiyi kova doldurur gibi ezberle değil, araştırma yöntemiyle verir. Çünkü dünyadaki tüm başarılı sonuçlara, her konuda dünyaca ünlü bilimsel sonuçları, araştıranlar başarır. Bu yüzden, NOBEL ödüllerini onlar kazanır. Bu ödüle ulaşan son Türk Bilim İnsanımız Aziz Sancar, “Ben bu ödüle ulaşmışsam, Atatürk’ün eğitim sistemi ve ilkeleri sayesindedir.”demiştir.
Eğitim, İnsanlığın gelişmesinde ve olgunlaşmasında çok önemli bir konudur. Bu yüzden eğitim düzeyleri diplomalar ile belgelenir. Diplomasız yöneticilerden, eğitimi sevmesi ve yeterince değerlendirmesi beklenemez. Eğitimi hazmedememiş ve siyasi kayırmalar ile atanmış imam hatipli okul müdürleri, okullarını ticari dükkânlar gibi görmüşlerdir. Öğretmen, örneğin matematik öğretmeni imla kurallarına ve güzel yazı yamaya teşvik ederek dahi fark yaratmaya çalışır.
Yarın 24 Kasım Öğretmenler günüdür. Bu hususta örnek olmuş merhum matematik öğretmenimi Mehmet Nuri Ülkü’yü anar, tümü ebediyete göçmüş Öğretmenlerime, bir kez daha Tanrı’dan rahmetler ve nurlar içinde uyumalarını dilerim.
23 Kasım 2022
Hüsnü ARSLAN