Aç Büyümenin Sırrı

Son günlerde oturup yaşam koşullarını muhakeme edebilen her insanın kahrolduğu husus, halkın çarşıya ve pazara gidip istediğini alamadığı halde ülke ekonomisi %7 büyüdü denmesidir. Maalesef, bunu söyleyenler ülke yönetiminden özellikle de, ekonomiden sorumlu düztabanlardır. Önemle belirtmemiz gerekiyor, doğuştan ve sonradan oluşan çökük tabanlılar ile verilen göreve yetersiz(liyakatsiz)’leri asla aynı yerde görmemeliyiz.

Gelin biraz matematik ile içinde bulunduğumuz ekonomik ortamda dolaşalım. Konu yaşam olduğunda matematik her şeye maydanozdur. Çünkü matematiksiz hiçbir şey tanımlanmaz. Asgari ücretlisin, ya da aynı gelir düzeyinde bir emeklisin veya daha az maaşlı örneğin, ev geçindiren ücretli bir öğretmen’sin. Ama bunların kesinlikle 5 bin TL/ay ortalama gelir düzeyli aileleri ve toplamda %80’i aştığını unutmayalım.

Şimdi 5 bin TL maaşın harcama dağılımına bakalım. Faturalar (elektrik 250,_ TL). Su (100,_TL). İnternet ve telefonlar (200,_TL). Doğal gaz (1200,_TL yaz kış ortalaması) Aylık fatura toplamı ise (1750,_ TL’dir. Pazar ( En ekonomik ve dikkatli alışveriş ile haftalık gider 250,_TL x 4 = bin TL). Market (Zorunlu olmayan hiçbir şey almasan da haftada en az bir kez 300,-TL x 4 = 1200,-TL). Giyim (Artık, asgari gelirli aileler düzenli bir satış yerinden markalı giysileri alamaz oldu. Bu yüzden Pazar yerlerinin yarıdan fazla alanını defolu ve 2.el satış yapan “çul pazarları” oldu. Oralardan orta halli bir şeylerin aylık ortalama gider bin TL’yi bulur). Eğitim (Asgari ücretli 4 kişilik bir çekirdek ailenin 2 çocuğu okula gidiyorsa, yıllık ortalama ile aylık servis ”servisi olan olmayan ortalamsı”, harçlık ve kırtasiye gideri minumum 650,_TL)’dir.

Biraz iç içe oldu, bir kez daha aylık toplamları kalem kalem yanyana getirip yekûn alalım ve beş bin TL maaşla karşılaştıralım.  Faturalar 1750,_TL + Pazar 1000,_TL, + Market 1200,_TL + Giyim 1000,_TL + Eğitim 650, _TL = 5600,_TL = YEKÜN. Evet, gördüğünüz gibi çok iyimser(Havuz medyası) bakışı ile yapılmış hesaplamadır. Buna kiraları, doğrudan vergileri, 20 Ağustos 2022 sonrası ve de kış boyunca gelecek zamları eklemedik. Onlarda eklenseydi asgari ücret düz rakamla on bin TL olurdu.

Sonuç olarak pazardan mecburen alıp ödediğimiz çok paraların üretenlere değil, aracı ve diğerleri için sermaye eki olduğunu görüyoruz. Aracılar, evvel ezeli bilinendi ama krizlerde ihracat ile döviz artırma gibi güzel düşünceyi, ithalat ile fazlasını çıkaranın ekonomistliğinden şüphe edilir. Bizim demokratların, kooperatifi komünistlik ile itham edip tüketiciyi üreticiden uzaklaştırmada zararı olmuştur. Onların etkisi, devlet tüccar değildir diyerek günümüze kadar sürmüştür.

Aç büyümenin mucidi AKP’dir. Çünkü ülkede tüketim arttığı zaman hep ekonomi büyüdüğünü söylerler. Özelleştirilerek kapatılan tekstil pamuk tarımı ve hayvancılığı, tekel tütüncülüğü, şeker pancar üretimini ve kâğıt orman ürünlerini bitirdiklerinin farkında bile değildirler. Bir zamanlar her yeri ve her şeyi babalar gibi satacağız diyen merhum Kemal Unakıtan’ı merak ediyorum ve tarafa gidince, satacak bir şeyler buldu mu diye ziyaret etmeği düşünüyorum.

04 Eylül 2022

Hüsnü ARSLAN

Yorum bırakın