Şimdi Sizi Anladık

Eminönü meydanında kendilerine mikrofona uzatılanların, ekonomik sıkıntılar hakkındaki anlatımlarını dinledim. En çok ilgimi çeken, 6 ay önce temelli dönüş yapıp tekrar Avrupa’ya dönüş hazırlığı içinde olan bir ailenin, “Şimdi Sizi Anladık” sözünü, orada kazanıp burada harcamanın hayalini yaşayanlara iyi ders oluşudur. Gözlemcilik nedir bilirimsiniz? Gözlemcilik, bulunduğun yerde demokrasi, hak, adalet olup olmadığını ve başka yerler ile uyumunu görüp değerlendirebilmektir.

Aralık ayı sonlarından itibaren yazılarımın içeriğinde, tarikat ve cemaatler vardır. 60 yıl önce başlayan yurtdışı gurbetçiliğinde, halen 15 milyon insanımızın devam ettiğini biliyoruz. Çoğu gurbetçimizin el kapısında oluşuna bağlı tasarrufları olur. Örneğin Almanlar, ülkelerinin sosyal korumacılığına güvenir, kazancı ile rahat ve gündelik yaşar. Ama oradaki Türkler, bu güveni görmediği için gıdasından ve eğlencesinden kısarak yaşar. Bunu en çok da buradaki tarikatlar bilir ve oralara yolladıkları adamları ile bu hazır paranın izini kovalatır.

“11 Eylül 2008 de Wayback Machine sitesinde arşivlenmiş Deniz Feneri E V Derneği davası” ve söz konusu dernek, Türk çalışanlardan toplam 41 milyon avro paradan amaçları dışında kullanılmasını tespit eden Alman mahkeme, kalan parayı Kızılhaç’a aktarmış ve yöneticileri de mahkûm etmiştir. Olayın Türkiye’deki uzantıları olarak görülen tarikat vakıfları ve diğer adı geçenler, kısa zamanda aklanıp paklanmıştır.

Gurbetçiler için bu olay sadece su yüzüne çıkandır. Aslında, onlardan alınanların haddi hesabı yoktur. 15 milyon gurbetçimizin, on milyonunu, oralarda öbeklenen dinciler sömürür. Ülkemizdeki yönetimler bunu bilir ama belki de pay aldıkları için göz yumar ve destek olur. Tabii payın bilineni, sandıklardan çıkan oylarıdır. Seçim zamanları, olaya demokrasi maskesi takarak, karşı yönetimler ile kavgalar olur.

Eminönü meydanında “Şimdi sizi anladık” diyen gurbetçi pişmanlığı, çocuklarının geleceği için endişelerini dile getirerek güzel bir tespit olmuştur. Ama izine gelen pek çokları gibi onlarda kesin dönüş yaparak 6 ay sonra gerçeği görebilmiştir. Yapmaları gereken, kanlarını emen tarikat ve cemaat sülüklerini ihbar edip kurtulmak, birlik olup oralarda baskılar ile din tacirlerine ve onlar ile iş birliği içindeki siyasilere demokrasi dersi vermektir.

Gurbetçi çoğunluğunun yaşadığı Almanya ve Avustralya Türkleri bilmelidir ki, sizlerde o ülke insanları kadar başarılı ve üretkensiniz. Sizler, birilerine kulluk edecek kadar bağımlı olunca, kendi değerinizi düşürmüş ve onları, kendinize karşı kanıya çekmiş olmuyor musunuz? Demokrasi kavramı, medeni milletlerin olmazsa olmazı olduğunu bilmek, beraber yaşamak için anlamamız gerekiyor.

Din, Tanrının insanı iyi amel sahibi olmasına, demokrasi, insanca yaşam kurallarına uyulmasına yardım eder. Her ikiside bilgi ve akıl ister. Seni ben cennete götüreceğim diyenle kömür makarna karşılığı oyunu bana ver diyenlerin ortaklığı sahtekârlıkta birleşir. Aklını kullanmadan, sahtekârlara kul olmayı kabullenenleri, hiçbir medeni millet yanında görmek istemez. Ortadoğu milletlerinin demokrasi ile tanışmaması, bunun en büyük kanıtı değil midir?

13 Ocak 2023

Hüsnü ARSLAN

Reklam

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s