Ot gibi yaşamayan herkes, “EYT”nin, Emeklilikte Yaşa Takılanlar olduğunu bilir. Cumhurbaşkanı bu işe “Hayır!”diyerek rest çekti. Onun dışındakiler de bu emeklilik olsun diyorlar. Sonuç, Cumhurbaşkanının kararı olmuştur. Tabii şimdiki yönetim sisteminde Cumhurbaşkanı kararı, aynı zamanda AKP ve MHP kararıdır. Naçizane sade vatandaş olan bendeniz, kendisini hem haklı, hem de haksız görüp durumu anlatmaya çalışacağım.
Şimdi, 20 Ekim 1991 genel seçim öncesine gidelim. Siyasi yasaklılıktan kurtulup 1991 seçimlerine katılan Doğru Yol Partisi (DYP) Lideri Süleyman Demirel, haksız olarak büyük ataklar yaparak en çok oy alan parti oldu. Buna rağmen Demirel, gerçek halk adamıydı ve hayatı boyunca öyle kaldı. Erdoğan da halk adamı olduğunu iddia etti ama sonunda saray adamı oldu…
O zaman Demirel’in kötü yaptığı iş, az çalışan ya da hiç çalışmayanlara SSK’lı olma vadiydi. Hükümet oldu ve emeklilik yaşını erkene aldı. Kısa zaman sonra emekli sayısı hızla arttı ve ödeme planı alt-üst oldu. Sonradan bu sıkıntıyı çok net anlatan Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan girişimi ile Nisan 1999 da, kademeli geçiş yoluyla 60 yaş sınırı yasası çıkarıldı…
Kasım 2002 de iktidar olan AKP, tüm bunları hazır buldu. Devletin çok sayıda üreten iş yerlerini satma şartıyla gelen bol sıcak para ile 17 yılı bitmiş oldu. Zamanla kaçan sıcak para, ekonomik kriz ile enflasyon ve de işsizlik artışına nedeni oldu. İşte bu, kademe süresi dolmamış ama işsizlik dolayısı ile maaş almak isteyen yaklaşık yedi yüz bin EYT’li sorunudur. Para yok, haklı olarak Cumhurbaşkanı hayır diyor.
Ben 45 yıl çalıştım, yani 45 yıl çalıştıktan sonra emekli maaşımla yaşayan biriyim. Bu gün, 20 yaşta sigortalı olup 40 yıl sonra, bir 20 yıl daha emekli olarak sürdürebilmek normaldir. Avrupa’da yaşam şartları böyle ayarlanmıştır. Bu yüzden Cumhurbaşkanı ve Yaşar Okuyan gibi düşünüyorum ama işsizliği de azalsınlar diyorum. İşsizlik almış başını giderken, çarşı pazar ateş pahası olursa, ben bu işi yapamadım, yapan gelsin diyerek özverili de olsunlar istiyorum.
Asil, emekli maaşı için altmış yaşı beklemek zorunda. Vekil, iki yıl çalışıp ömür boyu emekli maaşı alabiliyor. Akıllarına estiği bir gece, büyük maaşını iki kat büyütebiliyor. Bakan maaşları katmerli, imkânları ömürlük oluveriyor. Avrupalı bir bakan, işinden evine bisiklet ile bizim bakanımız camiye bile sirenli konvoyla gidip geliyor.
Nüfusun %90’ı fakirlik ile açlık sınırlarında ama zengin ülkeler arasındayız deniyor. Bizim ülkemizde politika böyledir. Kendileri inanmazlar ama laf olsun diye söylerler. Bir lokma bir hırkaya yetinen bizler, bankamatikçileri ve milyonlarca sığınmacıyı besler, birde savurganlara katlanırız. Sanırım, Peygamber sabrı bu olmalıdır.
23.12.2019
Hüsnü ARSLAN
Hüsnü Arslan Yazıları 