Toplumu etkileyen dev olaylar, konusuna göre uzmanlarının çoğalmasına neden olur. Bu genel açıklamada etkileyen olayı, örnekler vererek açmamız gerekiyor. Tabii ki enflasyon bunlardan biri ama diğerlerinin de sonucudur. Diğerlerini sayalım, terör ve savaşlar, salgın hastalıklar, depremler, sel felaketleri, orman yangınları, kuraklık ve benzeri doğal afetlerdir. Olayların olasılık hesaplarını asla yapmayız. Hesap, bilim hak getire, Allah’a emanet der devam ederiz.
Girişteki doğal afetlerin tümü, enflasyonu tetiklediği için ekstra harcamalara neden olduğu kesindir. Çünkü kaybedilenler irademiz dışında oluyor. Konuya, muhteşem liderin her gün tekrarladığı tezine uygun olarak devam edelim. Neydi tez, “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur.”. Olayların tümü faiz yerine geçip sebepleri, enflasyona kadar uzanan sonuçlar da, neticesi olur. O zaman önlemler nezdindeki olasılıklara aldırış etmeyip, neden kaderci oluyoruz? Bize akıl veren Yüce Yaradan, iyi düşünün ve işinizin gereğini ona göre yapın demek istememiştir?
Yaşadığımız enflasyonda afetlerin payından çok yönetenlerin savurganlığı ve hataları vardır. Tüm afetlerin başlı başına enflasyon etkeni olduğunu kabul ediyoruz. Ancak, ekonomik sıkıntılarımızın sorumlusu, son 20 yılın kopuksuz iktidarı hatalarına bağlı olduğuna inanıyoruz. Çünkü hesap vermek istemiyorlar ve zorunlu kullanılan mallara kolayca zam yaparak yükü toplumun sırtına aktarıyorlar. Vatandaş, ekonomist değil ama çektiği sıkıntıyı anlamayacak kadar aptal da değildir.
Size, çarıklı bir ekonomist olarak kriz önleme hesabı yapıp, işaret ettiğim hususlara dikkatinizi çekmek isterim. Gereğinden fazla ve pahalı makam araçları savurganlığın ilk kalemidir. Geçmişte özel olarak yapılmış bakanlıkların ofisleri beğenilmeyip, yeni yerler kiralanmış. Oldukça çok kira giderlerini önlemek için neden 1150 odalı saray düşünülmüyor. Nasıl olsa yönetim Cumhurbaşkanlığı sistemindedir. Daha az ama 25 bakanlık olduğunu düşünsek, her bakanlık için(1150/25)=46 oda, yetmez mi?
İşte size tasarruf, kesinlikle bizim göremediğimiz daha büyük giderler de vardır. Ama yandaşa yağdırmak, kpss sınavında birinci olan yerine sonuncuyu almak, verimlilik düşünce maliyeti artırmaktır. Demokratız naraları atanlar böyle yaptı, bir kişi yerine beş kişi çalıştırdı ve KİT’ler böyle batırıldı. Sizler de satıp kurtuldunuz ve işsizler ordusu oluşturdunuz.
Üretmediniz, başkasının malını aldınız. Paranız bitti faiz ile borçlandınız ama faize NAS diyerek milleti kandırmaya çalışıyorsunuz. Aynen sözde şeriatçı İslam ülkeleri gibi, halkına kuruşla para verir, kendileri eşek yüküyle paraları faizde tutar. Evet, NAS, her zaman olduğu gibi yine istismar, sırada kölelik var. Akıl hocaları tarikat ve cemaatler kölelerimiz var demiyor mu?
Enflasyon halk içindir, saraydakiler, beslemeleri ve köleleri olanlar için değildir. Lüks makam araçları, dört çekerli jeepler, dayalı döşeli saraylar, köşkler ve devasa sofralar. Olsun, Allah kölelerini eksik etmesin. Onlar dünyaya yaşamak için köleler de, onları yaşatmak için gelmişler. İşin aslı, İslam ülkeleri toplumları, birilerinin köleler silsilesi değil midir?
22 Aralık 2021
Hüsnü ARSLAN
Hüsnü Arslan Yazıları 