Bu günlerin en hassas gündemi, Marmara Denizi’ndeki Musilajın temizlenmesidir. Bu nedenle, AKP yönetimi ve Hükümet adeta dört ayaküstüne düşmüşlerdir. Çünkü bıçak sırtındaki ekonomi şartlarına, mafyanın bildirileri eklenince muhalefetin işine yaramıştır. Dolayısıyla, AKP’nin gündem değiştirme ustalığı bu kâbusları gidermek için yetersiz kalmıştır. İşte bu yüzden musilaj temizliği, AKP’nin can simidi olmuştur.
Yeni kabullendiğimiz ve önemli bir çevre sorunumuz deniz kirlenmesine, 06.06.2021 de “Deniz Salyası”, 09.06.2021 de “Mavi Küre” ve bu günde “Marmara Musilajı” konu başlıkları ile bizde katıldık. Mucilaj, İng. kökenli, sarımtırak yapışkan bir madde diye ifade ediliyor. TDK’na göre bu maddeye Arapça kökenli “zamk” denmiş. Aslında bu sözcük dilimize yeni girmesine rağmen “Deniz Salyası” olarak anlamını yeterince ifade etmiştir. İşte dil böyle bir kavram olup, yeni bir sözcüğün oluşmasına örnektir.
Ülke sorunlarına fazlasıyla duyarlı ve çözümü için bilgi dolu Atamızın, bir asır önce TDK, TTK ve Diyanet İşleri Başkanlığını kurarken, Osmanlı döneminde ötelenme ve örselenme gerçeğini ön plana çıkarma çabasını asla unutmamalıyız. Çünkü düşman uyumaz ve daima bilinçli metodlar ile saldırmaya çalışır. Tarih boyu sürüp giden Arap düşmanlığı inancımıza, 75 yıldır büyük müttefik dediğimiz ABD düşmanlığı da ulusal bütünlüğümüze zarar vermiştir.
Günlerden beri hayali kurulan R.T. Erdoğan-Joe Bider görüşmesinin asıl tanımına, kaptırılmış paçanın çekilmemesi görüşmesi demeliyiz. Ne bekliyorlar ki? Ortada güven kaldığını söylemek mümkün mü? Erdoğan televizyona çıkıp S-400 ve F-35 derdini dökerken üzüntüden eriyecekmiş gibi duruyor. Evet, civciv mi, kuş mu çıkacağını öğrenmek için akşam haberlerini bekliyoruz.
Bütün bunların “Deniz Salyası” ile ilgisi vardır ve çok büyüktür. O, sadece üç yüz yıllık bir milleti temsil ediyor, Sen ise on bin üç yüz yıllık bir milleti temsil ediyorsun. Sen paranı sarayında cariyeler ile tüketmiş, O, en karlı olanı üreterek gücüne güç katmış. Güçlü olmanın temelinde yerli ve millik vardır. Böylece vatan ve millet sevgisi oluşur.
Vatanını seven çevresini sever ve korur. Eğer biz çevremizi koruyabilseydik, Marmara salyalanmazdı. Sanayinin tümünü, Nüfusun yarısını Marmara çevresine konuşlandır, tüm atıkları serbest bırak, salyalanma geç bile kalmış. Üzülmeyin, sevinin ve bundan sonra gerekeni yaparım deyin. Aksi halde kendim ettim kendim buldum u söyleriz.
Konu ile ilgilenen her arkadaşıma ve 84 milyon içindeki herkese buradan bir önerim var. DSİ’ de merhum Demirel yanında yetişmiş ve 1994 ile 1999 arası, Bursa Büyük Şehir Belediye Başkanı olan Sn. Erdem SAKER, musilajı çok iyi anlatıp paylaşmış. Aynı anlatımı, uzun yıllar Nilüfer BB olan Sn. Mustafa BOZBEY de paylaşmış. Ulaşın ve okuyun isterim, çok faydalı bilgiler elde edeceksiniz.
14 Haziran 2021
Hüsnü ARSLAN
Hüsnü Arslan Yazıları 