Türkiye Cumhuriyeti coğrafi alanının %95’i Ortadoğu kapsamındadır. Ama sözünü etmek istediğimiz, politikası ve demokrasisidir. AKP, 17 yıllık seçim sarhoşluğundan, önce 07 Haziran 2015, sonra 31 Mart 2019 seçimleri ile ayılmıştır. Ancak, nerede hata yaptık yerine, bize bu yapılmazdı demeyi tercih ediyor. Makarna, bakliyat ve kömür seçim özendirmeleri, zamanla yükselen çarşı-pazar ateşi, iktidarda kabul görmese de hataları sayfasına eklenmiştir.
Ekonomik hatalar;
Cumhuriyetin üreten işyerlerini satıp yok ederek, işsizliği artmasıdır. Her türlü malı ithal ederek, piyasayı ucuz ve niteliksiz yabacı mallar ile doldurulmasıdır. Tarımsal üretimi durup zaten var olan enerji giderlerine tarım giderlerinin de eklenmesidir. Ekonominin, çok üretilerek değil, çok tüketilerek büyüdüğü sanılmasıdır.
İdari hatalar;
3 Kasım 2002 de seçilen AKP’ye, 1990lardan sarkan ekonomik sıkıntı önlemleri alınarak, terörsüz ve huzurlu devredildi. Sandık sonuçlarından doğu illeri ve cemaatçi destekleri olduğu görüldü. Bu rahatlıkla PKK/FETÖ ittifakı görülmek istenmedi. PKK ve FETÖ oylarını küçümsemeye bağlı Ergenekonlar, kitlesel ölümler, viraneye dönen kasabalar, sığınmacı olayları ve hala devam eden şehit cenazelerine, özverili olamama dolayısıyla sebep olundu…
Siyasi hatalar;
Hızlı başlayan AB üyeliğinin sonu, hayal kırıklığı ve güvensizlik oldu. Dış ticaretin omurgası olan AB’nin yerini doldurmadan, yapılan bu yanlış, ABD ve Rusya arasında sıkışıp kalmamıza neden oldu. 6 asırlık Osmanlının dahi sonunu getirmiş hesapsız meydan okumalarla devletin her açıdan BEKA noktasına gelmesine sebep olundu. Çözüm için iç politikada kucaklaşma yerine kutuplaşarak daha da zararlı olundu…
Görülüyor ki, üstteki hatalara karşı hiçbir önlem alınmamıştır. 17 yıldır ben yaptım oldu ve olacak anlayışı devam etmiştir. Ülkenin önemli sorunları, özellikle dış politika üzerinde fikir alışverişi olamamış. Önerilere de, kimsenin aklına ihtiyaç yok diyerek terslenilmiştir. Sonuç, çok bilen çok yanılan, hatta çok kandırılan olunmuştur.
31 Mart 2019 yerel seçiminde, İBŞB kazanıp mazbatasını alan Sn. Ekrem İmamoğlu, 36 gün sonra hiç seçilmemiş sayılmıştır. Bu olay, ülkemizde halk iradesine saygının lafta kaldığını ve Ortadoğululuk imajı yaratılarak, demokrasimiz ve adaletimiz zarar görmüştür.
08.05.2019
Hüsnü ARSLAN
Hüsnü Arslan Yazıları 